15 Mayıs 2008 Perşembe

annee

Bu sabah anne dedim diye annem havalara uçtu. Bilseydim bu kadar sevineceğini, daha önce söylerdim. Ne bileyim; ay ayy, dede, baba demeden önce Ayşe ablamı dinler ve anne demeye başlardım. Artık 8 aylık oldum, yürümek için de uğraşıp duruyorum, yani büyüdüm diye düşünüp annemlerin de anlayabileceği dilde konuşmaya başlayayım dedim. Yoksa biz bebekler zaten ilk günden beri konuşabiliyor ve aramızda anlaşabiliyoruz.
Çarşamba günü gittiğimiz doktorum Affsane'nin de 8 ayda 8 kiloya ulaşmış, 72 cm boyumla harika enerjik görüntümle benden etkilendiğini söyleyebilirim :) Yakın zamanda dedem ve anneannemle buluşacağım, çoook az kaldı. Bu hafta sonu da İzmir'den Başak -annemin kuzeni- geliyor bizi ziyarete. Çok eğleneceğimize eminim.

12 Mayıs 2008 Pazartesi

otobüs motor tramvay bip..

Cumartesi sabahı annemle birlikte yaya olarak İstanbul'u gezmeye çıktık. İlk kez otobüse, dolmuşa, motora, tramvay'a bindim. İki yaka arasını denizden geçtim. Annemin karnındayken dalga seslerini ve kuşları dinlediğim Fındıklı sahilini annemin yerine kendi gözlerimle gördüm dinledim. Mine ile birlikte kuşları kovaladım. Çimenleri koparttım, tadına baktım. Çaycı Ahmet abi ile tanıştım. Bana bu günü büyüdüğümde tekrar hatırlatacakmış.


Babam tüm hafta sonunu İmroz'da geçirdi. Pazar günümü babaannem ve Gülay teyzemle geçirdim ben de. Babaannemin sarı kızını sevdim, yürüme talimleri yaptım. Abur cubur ne bulduysam yedim bütün gün. Yorgun bitap düşüp erkenden de uykuya dalınca babamı göremedim hiç. Bu geceyi sabırsızlıkla bekliyorum ki babamla oynayabileyim.